Mersin Marina’da yelkenler umut için açıldı
Türkiye Yelken Federasyonu’nun düzenlediği 2025 TYF Para Yelken Türkiye Şampiyonası, Mersin’de coşkuyla başladı. 4 kulüpten gelen 8 bedensel engelli yelkenci, ülkenin en prestijli engelli yelken organizasyonunda kıyasıya mücadele ediyor. Mersin Marina’da gerçekleşen şampiyona, sadece spor değil, azmin, özgürlüğün ve sınır tanımayan başarının bir ifadesi olarak görülüyor.
Şampiyona, 11 Ekim'deki ödül töreniyle sona erecek. Bu organizasyonun ardından ise Türkiye’yi uluslararası arenada temsil edecek Engelli Yelken Millî Takımı ilan edilecek.
Milli Takım bileti bu şampiyonadan geçiyor
Yarış sonunda dereceye giren sporcular, Türkiye’yi 21-24 Ekim 2025 tarihlerinde yine Mersin’de yapılacak olan 2025 Dünya Bedensel Engelliler Plaj Oyunları (World Ability Beach Games) yarışlarında temsil edecek. Bu da yarışmayı yalnızca bir ulusal şampiyona olmaktan çıkarıp, aynı zamanda milli takım seçmesi hâline getiriyor.
Türkiye Yelken Federasyonu yetkilileri, bu şampiyonanın yalnızca sportif bir rekabet değil, engelleri aşmanın ve birlikte üretmenin bir simgesi olduğunu vurguluyor.
Yelkencilerden tam performans, tam dayanışma
İlk gün yarışlarının ardından Mersin’in rüzgârı ve hava koşulları yelkenciler için oldukça uygun seyretti. Sporcular, teknelerini ustalıkla yönetirken hem teknik becerilerini hem de takım ruhunu ortaya koydu. Marina çevresinde toplanan izleyiciler ise bu ilham verici mücadeleye alkışlarla destek verdi.
Yarışlara katılan sporcuların birçoğu, daha önce ulusal ve uluslararası organizasyonlarda tecrübe kazanmış isimlerden oluşuyor. Bu da şampiyonayı yüksek düzeyde rekabete sahne yapan bir unsur.
Yelken sporu herkes içindir
Para yelken, Türkiye’de her geçen yıl daha fazla ilgi gören ve erişilebilirliği artan bir spor dalı hâline geliyor. Federasyonun bu alana yönelik yatırımları, sadece yarışların sayısını değil, katılımcı çeşitliliğini ve sporcuların gelişim seviyesini de yükseltiyor. Bu yılki organizasyon, özellikle fırsat eşitliği ve engelleri kaldıran spor anlayışı ile öne çıkıyor.
Bu tür organizasyonlarla Türkiye, yalnızca sportif başarı değil, kapsayıcı spor kültürü inşa etme yolunda da kararlılıkla ilerliyor.
