Azimle Başlayan Yolculuk, Şampiyonluk Hayaliyle Devam Ediyor
Kayseri’de yaşayan ortopedik engelli Hakan Arık, hayatını değiştiren spora bir arkadaş sohbetiyle adım attı. Çocuk felci nedeniyle yüzde 88 oranında engelli olan Arık, boccia ile tanıştıktan sonra sadece bir sporcu değil, aynı zamanda ilham veren bir hikâyenin kahramanı oldu. Milli sporcu Öner Bozbıyık’ın önerisiyle bocciaya başlayan Arık, 2016’dan bu yana Türkiye Şampiyonası’nda önemli dereceler elde etti. Şimdi ise gözü, Türkiye şampiyonluğunda.
2016’dan bu yana Kayseri Gençlik Spor İl Müdürlüğü bünyesinde antrenmanlarını sürdüren Hakan Arık, BC5 kategorisinde mücadele ediyor. Bugüne kadar Türkiye ikinciliği, üçüncülüğü ve dördüncülüğü kazanan Arık, en büyük hedefi olan birinciliğe ulaşmak için haftada 4-5 gün antrenman yapıyor. Ailesinin ve çevresinin desteğiyle yoluna kararlılıkla devam eden sporcu, bocciayı sadece bir spor değil, hayatla bağ kurduğu güçlü bir araç olarak görüyor.
“Engel değil, azim belirleyici”
Hakan Arık’ın boccia serüveni, sıradan bir spor hikâyesinden çok daha fazlası. Küçük yaşta çocuk felci geçiren ve yıllardır tekerlekli sandalye ile yaşamını sürdüren Arık, hayatla bağını sporla güçlendirmiş. “Kendimi hiçbir zaman engelli olarak görmedim” diyen Arık, bocciayla tanışmasını şu sözlerle anlatıyor:
“Arkadaşım Öner bu sporu sosyal medyada görmüş. ‘Birlikte başlayalım’ dedi. Ben de kabul ettim. Çok keyifli ve bana iyi geldi. O günden beri bırakmayı hiç düşünmedim. Türkiye şampiyonu olmak istiyorum.”
Ailesinin en büyük destekçisi olduğunu vurgulayan Arık, çocuklarını da zaman zaman antrenmanlara götürdüğünü ve onların da bu ortamdan keyif aldığını belirtiyor. Sporun yalnızca fiziksel değil, ruhsal olarak da onu güçlendirdiğini dile getiriyor.
“Engelli bireyler kendilerini toplumdan soyutlamamalı”
Boccia, özellikle ağır engelli bireylerin katılım gösterebildiği nadir sporlardan biri. Arık, bu spora yönelmenin kendisini daha da güçlendirdiğini söylerken, diğer engelli bireylere de şu çağrıda bulunuyor:
“Evde durmasınlar, kendilerini izole etmesinler. Mutlaka bir işle meşgul olsunlar. Benim için bu spor hayata tutunma biçimi oldu.”
Kendi kategorisi olan BC5’in şu an için uluslararası müsabakalarda yer almaması nedeniyle hedefini Türkiye şampiyonluğuna yönelten Arık, başarıya ulaşana kadar durmayacağını açıkça ifade ediyor.
Bozbıyık: “Hayata küsmeden devam etmeli”
Milli sporcu Öner Bozbıyık ise Arık’la yol arkadaşlığını anlatarak, “Ona bu sporu önerdim çünkü rekabeti çok seviyor. Kısa sürede başarılı oldu. Farklı kategorilerde yarışıyoruz ama aynı hedef için çalışıyoruz: Daha fazla engelli bireyin hayatla bağ kurması” dedi.
Kendisinin de küçük yaşta kas erimesi hastalığıyla mücadele ettiğini ve 13 yaşından bu yana tekerlekli sandalye kullandığını anlatan Bozbıyık, engelin spor yapmaya engel olmadığını vurguluyor:
“Solunum cihazıyla yarışmalara katılıp madalya alan sporcular gördüm. Yeter ki insanlar hayata küsmesin.”
