Avrupa’da İki Ayrı Hikâye, Tek Bir Hedef: Zirve
Avrupa Curling Şampiyonası’nda Türkiye, bu yıl iki ayrı klasmanda yazdığı iki farklı ama ortak hedefe odaklanmış hikâyeyle öne çıkıyor. Kadın Millî Takımımız, A-Division’da Avrupa’nın en güçlü curling ülkeleriyle mücadele ederken, Erkek Millî Takımımız ise B-Division’da adım adım zirveye yürüyerek A klasmanına yükselmenin hayalini gerçeğe dönüştürüyor.
Her maç, her taş, her strateji bir sonraki sayfayı yazıyor. Ve bu kitabın kahramanları, sahada büyük bir cesaretle ilerliyor. Türkiye curling tarihinde yeni bir döneme tanıklık ediyoruz.
Kadın Millî Takım A-Division’da Duvarları Aşıyor
Avrupa Curling Şampiyonası'nın en prestijli seviyesi olan A-Division’da mücadele eden Kadın Millî Takımımız, şimdiye kadar oynadığı 7 maçta 4 galibiyet alarak sıralamada 4. sıraya yerleşti. Bu başarı, turnuvanın play-off hattı içinde yer almamız anlamına geliyor.
Rakipler kolay değil: İsveç, İsviçre, İtalya gibi dünya curling sahnesinin duayen ekipleriyle mücadele eden millî takımımız, bu duvar gibi rakiplere çarpa çarpa kendine yol açmayı sürdürüyor.
Maçların her biri, yalnızca sportif mücadele değil, aynı zamanda zihinsel bir savaş niteliğinde. Buz üstünde milimetrik hesaplarla kazanılan her puan, millî takımın karakterini, dayanıklılığını ve takım ruhunu ortaya koyuyor. Kalan maçlar ise âdeta kader çizgisi. Ve o çizgiyi, bu takım artık çok iyi biliyor.
Erkek Millî Takım B-Division’da Zirveye Yürüyor
Erkek Millî Curling Takımımızın Avrupa Curling Şampiyonası B-Division’daki performansı ise başka bir başarı öyküsünün başlığını taşıyor. Beş maçta dört galibiyet alarak grubunda 2. sıraya yükselen takım, sessiz ama kararlı adımlarla play-off hattına ilerliyor.
Buzun üstünde sakinliğini koruyan, her taşta özgüven yansıtan millî takımımız, bu başarıyı sadece skorla değil, oyun tarzıyla da ortaya koyuyor.
Her galibiyet, “Biz artık bu seviyenin bir parçasıyız” mesajını veriyor. Hedef net: A-Division’a yükselmek. Ve şu anda o yol açık; ışık görünür hâlde. Teknik ekip ve sporcular, her antrenmanı bu hedef doğrultusunda değerlendiriyor.
Curlingde Yeni Bir Dönemin Eşiğindeyiz
Türkiye Curling Federasyonu’nun son yıllarda geliştirdiği altyapı çalışmaları, sporcu yetiştirme sistemi ve teknik kadro yapılanması, bugün sahada karşılığını buluyor. Kadın ve erkek millî takımlarımız artık yalnızca katılımcı değil, rekabetçi takımlar olarak Avrupa’nın dikkatini çekiyor.
Özellikle Erzurum’daki Curling Salonu’nun merkez üssü hâline gelmesiyle birlikte millî sporcuların gelişimi hız kazandı. Uluslararası kamplar, yabancı antrenör iş birlikleri ve sistemli müsabaka takvimiyle artık curling Türkiye’de sadece bir branş değil; yükselen bir spor kültürü hâline geliyor.
Hep Birlikte, Aynı Hedefe
Kadınlar A-Division’da, erkekler B-Division’da… Farklı sahalarda, farklı zorluklarla, ama aynı kararlılıkla ilerliyorlar. Türkiye’nin curling yolculuğu artık kıtanın dört bir yanında ilgiyle izleniyor. Çünkü bu takımlar yalnızca maç kazanmıyor; inşa ediyorlar, ilham veriyorlar, cesaret gösteriyorlar.
Tüm bu gelişmeler, sadece buz üstünde değil; sporun ruhunda, ülkenin gençlerinde ve curling salonlarında yeni bir heyecanın başladığını gösteriyor. Bu yalnızca bir turnuva değil. Bu, bir yükselişin ayak sesleri…
