16 Yaş Erkek Milli Takımımız, Şili’de Dünya Kupası Finallerinde
Türk tenisi tarihi bir başarıya daha imza attı. 16 Yaş Erkek Milli Takımımız, ilk kez Dünya Kupası Finalleri’nde mücadele etme hakkı kazanarak adını dünya sahnesine yazdırdı. 3-9 Kasım 2025 tarihleri arasında Şili’nin başkenti Santiago’da düzenlenecek turnuvada ülkemizi temsil edecek olan milli takım, Türk tenisinin yükselen gücünü gözler önüne seriyor.
Kaan Işık Koşaner, Samim Filiz ve Ziya Ayberk Aydın’dan oluşan millî takımımız, yıl boyunca gösterdiği istikrarlı performansın ardından finallere yükselerek büyük bir gurur yaşattı. Takımın antrenörlüğünü Umut Alptekin ve Taha Erün yürütürken, kondisyonerlik görevini Necdet Kaya üstleniyor.
Türk Tenisinde Bir İlk: Dünya Finallerine Katılım
16 Yaş Erkek Milli Takımımızın Dünya Finallerine yükselmesi, Türk tenis tarihinde bugüne kadar eşi benzeri görülmemiş bir başarı. Bu gelişme, hem sporcular hem de altyapı çalışmaları açısından atılan doğru adımların meyvesi olarak değerlendiriliyor.
Junior Davis Cup adıyla bilinen bu organizasyon, genç tenisçilerin dünya sahnesinde ilk ciddi tecrübelerini edindiği prestijli bir platform. Turnuvada yer almak, aynı zamanda geleceğin profesyonel raketlerine giden yolda önemli bir kilometre taşı anlamına geliyor.
Güçlü Kadro, Yüksek Motivasyon
Turnuvaya katılacak kadroda yer alan Kaan Işık Koşaner, Samim Filiz ve Ziya Ayberk Aydın, yıl boyunca farklı uluslararası turnuvalarda gösterdikleri performanslarla dikkat çekmişti. Her biri kendi kategorisinde öne çıkan genç yetenekler, Şili’de hem bireysel performansları hem de takım ruhunu en üst düzeyde sergilemeyi hedefliyor.
Teknik ekibin önderliğinde yürütülen hazırlık süreci, sporcuların fiziksel dayanıklılığı kadar mental gücünü de üst seviyeye taşımayı amaçlıyor. Antrenörler Umut Alptekin ve Taha Erün ile kondisyoner Necdet Kaya’nın koordinasyonundaki takım, Santiago’da rakiplerine karşı hazır durumda.
3-9 Kasım’da Gözler Santiago’da Olacak
Turnuvanın ev sahibi olan Şili, Güney Amerika’nın önemli tenis merkezlerinden biri. 3-9 Kasım tarihleri arasında oynanacak karşılaşmalar, uluslararası düzeyde birçok yetenekli sporcunun sahne alacağı mücadelelere sahne olacak.
Türkiye’nin, böylesine prestijli bir organizasyonda temsil edilmesi; sadece bir başarı hikâyesi değil, aynı zamanda Türk tenisinin artık dünya ölçeğinde söz sahibi olmaya başladığının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.





